Çalışma ve Toplumsal Emniyet Bakanlığı’nın EYT düzenlemesine ait çalışmaları sürüyor. Çalışmaların içeriğiyle ilgili bilgi verilmiyor.
DİSK genel Lideri Dilek Çerkezoğlu, ANKA Haber Ajansı’na yaptığı açıklamada, iktidara şeffaf olması davetinde bulundu. Çerkezoğlu, şöyle konuştu:
“TEMEL TOPLUMSAL HAKLARA SAHİP OLMAK HERKES İÇİN Temel BİR YURTTAŞLIK HAKKIDIR”
“Emeklilikte yaşa takılanlar sorunu yıllardır Türkiye’de çalışma hayatında milyonlarca insanın gündemi. Emekli olmak, yani bir mühlet sonra çalıştıktan sonra emekli olmak ve emekli olduktan sonra nihayet nefesimize kadar insanca yaşayabileceğimiz bir fiyat ve sıhhat hakkı başta olmak üzere Temel toplumsal haklara sahip olmak herkes için Temel bir yurttaşlık hakkıdır. Devletin de devleti yöneten siyasi iktidarın da bunu sağlamak temek bir misyonudur. Lakin, Türkiye’de emeklilik sistemi bir Tüm olarak piyasaya açıldı ve hepimizin bildiği üzere 8 Eylül 1999’da çıkartılan 4447 sayılı maddeyle Birlikte emeklilikte yaşa takılanlar mağduriyeti ortaya çıktı. Bu tarihten çıkarılan bu kanunla Bir arada tabir yerindeyse oyunun kuralı sonradan değişti ve binlerce, Çehre binlerce insan emeklilik hakkını ıslak nedeni ile ulaşamadı ve emeklilikte yaşa takılanlar diye bir mağduriyet oluştu. Yıllardır bu bahiste hem sendikalar olarak hem de EYT dernekleri, kendi örgütlenmeler aracılığıyla bir gayret yürütülüyor.
“DÜZENLEME YAPILIRKEN KESİNLİKLE VE KESİNLİKLE TOPLUMSAL TARAFLARLA BU SÜREÇ KONUŞULMALIDIR”
AKP iktidarı 2019 yılında direkt Cumhurbaşkanı, bu türlü bir düzenlemeyi asla yapmayacaklarını Fazla net bir biçimde Anlatım etmesine Karşın verilen bu çabalar ortaya çıkan toplumsal takviye, gündemin sonucunda ve seçime giden bir Türkiye’de üç Yıl sonra iktidar bu bahiste bir düzenleme yapacağını Anlatım etti. Bir çalışma yapıldığını Çalışma Bakanı direkt açıkladı kamuoyuna. Yıl sonu prestijiyle da bunun kamuoyu ile paylaşılacağı söylendi. Öncelikle bu kadar Kıymetli bir düzenleme yani yüzbinlerce çalışanı direkt ilgilendiren bu kadar Değerli bir düzenleme, bu kadar Kıymetli bir probleme dair yapılan bir düzenlemenin yapılan bir çalışmanın kamuoyundan sürecin tarafları olan sendikalardan ve EYT’lilerin derneklerinden gizlenerek ya da bizlerle paylaşılmadan, müzakere edilmeden bu düzenlemenin yapılması başlı başına bir sorundur. Maalesef siyasi iktidar çalışma hayatı üzere müzakerenin temel olduğu, toplumsal diyaloğun temel olduğu bu alanda, var yasal ve anayasal toplumsal diyalog sistemlerini yıllardır çalıştırmıyor. Tüm yasal düzenlemeleri ‘ben yaptım, oldu’ mantığı ile hayata geçiriyor. 2017 yılının aralık ayında Yine toplumsal Sorun olan çalışma hayatının kanayan yarası olan taşeron emekçilere takım verilmesi ile ilgili yasal düzenleme yapılmıştı. O vakitte Yeniden bu sürecin tarafları olan sendikalarla kamuoyu ile konuşulmadan, şeffaf bir biçimde yürütülmeden yasal bir düzenleme yapıldı ve Fazla Önemli sıkıntılar yaşadık. Geçiş sürecinde meseleler yaşadık, yüzbinlerce insan takım alamadı. Hala takım uğraşı veriyoruz. Yani, bu Cin hususlarda düzenleme yapılırken kesinlikle ve kesinlikle toplumsal taraflarla bu süreç konuşulmalıdır.
“2010 REFERANDUMUNDA EKONOMİK TOPLUMSAL KURUL ANAYASAL Kuruluş HALİNE GETİRİLDİ lakin 13 YILDIR, BİR kez BİLE TOPLANMADI”
Taşeron sorununda yaşadığımız 696 sayılı KHK ile yapılan düzenlemelerden kaynaklı problemleri hala yaşamaya devam ediyoruz ve bunun düzeltilmesi için gayret veriyoruz. Artık de EYT konusunda hükümet hiçbir biçimde kamuoyu ile EYT’liler ile EYT dernekleri ile, sendikalar ile bu süreci paylaşmadan bir çalışma yürütüyor. Hala EYT konusunda yapılacak düzenlemenin içeriğine dair hiçbir bilgimiz yok, kamuoyu ile de paylaşılmış durumda değil. Oysa bizim çalışma hayatımızda bu Cin mevzuların konuşulması gereken yasal ve anayasal heyetlerimiz var. Örneğin, Ekonomik Toplumsal Kurul var. 2010 referandumunda Ekonomik Toplumsal Kurul anayasal Kuruluş haline getirildi fakat 13 yıldır, bir sefer bile toplanmadı. Yeniden Üçlü Müşavere Kurulu’muz var, maddeyle düzenlenmiş. Burada hükümet, Amele ve patron tarafları var. Üçlü İstişare Konseyi en nihayet Mart 2020’de toplandı yaklaşık üç yıldır o da toplanmıyor. Meğer EYT konusu kesinlikle toplumsal diyalog düzenekleri işletilerek tarafları ile Bir arada müzakere edilerek, sıkıntıları en üye indirerek yapılması gerekir. Yani, bu sürecin kamuoyu ile paylaşılmadan ve sürecin tarafları ile müzakere edilmeden düzenlemeler yapılıyorsa başlı başına bir sorun. İktidarı süratle EYT konusunda yapılan çalışmaları kamuoyu ile paylaşmaya, bu süreci şeffaf bir biçimde yürütmeye ve sendikalar ve EYT’lilerin örgütleri olan dernekleri ile bu sürece müzakere etmeye çağırıyorum. Yoksa, yapılacak bir düzenleme Fazla Önemli sıkıntıları ve zahmetleri eksikleri de beraberinde getirecek.
“TÜRKİYE EMEKLİ MAAŞLARI nihayet DERECE DÜŞÜK”
Burada yaşanabilecek meseleler neler? Birincisi, emeklilik herkes için bir haktır lakin hiç kimse Mecbur olarak emekliliğe sevk edilemez. Yani resen emeklilik denilen kamuoyunda Mecbur emeklilik olarak bilinen durum şu Lahza Özellikle 2017 yılının sonunda 696 sayılı KHK ile kamuda taşeron şirketlerde çalışmakta olan ve takıma geçirilmiş olan çalışanların düzenlemesinde anayasaya ters bir biçimde Mecbur emeklilik var. Yani, yaşı ve müddeti dolduğunda Mecbur olarak taşerondan takıma geçen arkadaşlarımız emekli ediliyor. Halbuki Mecbur emeklilik Anayasa’ya da alışılmamıştır. Fakat bu düzenleme o periyotta OHAL periyodu olduğu için bir KHK ile yapıldığı için Anayasa Mahkemesi’ne götüremedik, hala yürürlükte. Bu Mecbur emeklilik dayatmasını kesinlikle fakat kesinlikle kaldırılması lazım. Şayet EYT düzenlemesi çıkarsa 696 sayılı KHK ile taşerondan takıma geçmiş olan binlerce Amele arkadaşımız Mecbur olarak emekliliğe ayrılma durumunda kalacak. Bu da istemediği halde emekli olma manasına istikbal ve gelirlerinde Fazla Aka bir düşüş yaşanacak. Zira, Türkiye emekli maaşları nihayet derece düşük. İkinci hususta bu.
“EN DÜŞÜK EMEKLİ AYLIĞININ DA EN AZINDAN TABAN FİYAT SEVİYESİNE ÇIKARTILMASI LAZIM”
EYT düzenlemesi ile Bir arada 696 sayılı KHK ile getirilen Mecbur emeklilik uygulamasına da nihayet verilmelidir. Türkiye’de emekli maaşları da sistematik bir biçimde düşürüldü. AKP hükümeti devrinde 2008 yılında çıkarılan 5510 sayılı Yasa ile birlikte emekli maaşları sistematik bir biçimde düşürüldü. Bu nasıl yapıldı? Aylık bağlama oranları düşürüldü, alt sonu kaldırıldı emekli aylıklarının ve ulusal gelir artışından aldığı Pay yüzde 100’den yüzde 30’a düşürüldü. Böylelikle emekli maaşları minimum fiyatın Fazla altına geriledi. Şu Lahza Türkiye’de hazine yardımı ile en düşük emekli aylığı 3 bin 500 lira. Taşerondan takıma geçenlerin, Mecbur olarak emekli olacak arkadaşlarımız ile EYT düzenlemesi ile Bir arada Şayet bu düzenleme kaldırılmazsa nihayet derece düşük emekli aylığı alacaklar. Zira fiyatlar zati düşük, 3 buçuk Yıl toplu kontrat yapma hakları engellendi. 3 yıldır mukaveleler yapılıyor, bu mukaveleler de maalesef istenilen seviyede değil. Münasebetiyle taşerondan takıma geçen arkadaşlarımız Mecbur olarak emekli edildiklerinde birçoğunun eline geçecek emeklilik aylığı 3 bin 500 lira civarında olacak. Bu da Fazla Önemli bir gelir kaybı manasına gelecek. Yapılması gereken, emekli aylıklarının sistematik bir biçimde düşüren siyasetten vazgeçilmesi ve emekli aylıkların insanca yaşayacak bir seviyeye yükseltilmesidir. En düşük emekli aylığının da en azından minimum fiyat seviyesine çıkartılması lazım.”
Yorum Yok