Geçen hafta yatırımcıların odağında merkez bankaları yetkililerinin kelamla yönlendirmeleri, ağır makroekonomik takvim ve ABD’de devam eden borç limiti krizi bulunurken, alınan karışık sinyallerle global piyasalarda istikamet arayışı devam etti.
Hafta boyunca ABD’nin borç limiti krizine ait gelişmeler takip edilirken, dün ABD Temsilciler Meclisi Lideri Kevin McCarthy tarafından görevlendirilen borç limiti müzakerecilerinin, ak Saray yetkilileriyle başladığı görüşmelerden ayrılması borç limiti müzakerelerini yine açmaza soktu.
Cumhuriyetçi temsilci Garret Graves, ak Saray yetkililerinin “tamamen mantıksız” olduğunu öne sürerek müzakerelerin verimli olmadığı gerekçesiyle durakladığını söyledi.
YELLEN İHTARDA BULUNMUŞTU
ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, borç limitine ait şimdiki bilgileri paylaşmak gayesiyle McCarthy’ye gönderdiği mektupta, borç limitinin 1 Haziran’a kadar artırılmaması yahut askıya alınmaması halinde ülkenin para külfeti çekebileceği ihtarında bulunmuştu.
Borç limiti ya da borç tavanı, “ABD hükümetinin borçlarını ödemek için ödünç alabileceği Nakit ölçüsünün üst sınırı” manasına gelirken, dünyanın en borçlu ülkesi pozisyonunda bulunan ABD, temerrüde yol açabilecek 31,4 trilyon dolarlık borç limitine ulaşmış bulunuyor.
Öte yandan, dün açıklamalarda bulunana ABD Merkez Bankası (Fed) Lideri Jerome Powell, bankacılık kesimindeki gelişmelerin kredi şartlarının sıkılaşmasına katkıda bulunduğunu ve nema oranlarının olağanda olması gerektiği kadar yükselmesinin Kural olmayabileceğini Anlatım etti.
Powell, mart başında bankacılık bölümündeki gerilim ortaya çıktığında bankalar için likidite araçlarını kullandıklarını anımsatarak, Laf konusu likiditenin fiyat istikrarını sağlamak için bankanın Nakit siyaseti araçlarının kullanımını kısıtlamadan finansal sistemin istikrarını desteklediğini anlattı.
Geçen hafta, Fed yetkilileri de kelamla yönlendirmelerine devam ederken, New York Fed Lideri John Williams da enflasyonun kabul edilemez derecede yüksek olduğunu kaydetti. Chicago Fed Lideri Austan Goolsbee ise haziran toplantısı için rastgele bir karar vermediğini belirterek, nema indirimlerini tartışmak için Fazla erken olduğunu lisana getirdi.
Söz konusu gelişmelerin akabinde Nakit piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed’in istikbal ay siyaset faizini değiştirmeyeceğine yönelik beklentiler kuvvetli kalmaya devam ederken, bankanın haziranda 25 baz puan nema artırabileceğine yönelik beklentiler yüzde 17,4 oldu.
ABD’de borç limiti krizinin aşılması halinde hükümetin para gereksinimini karşılamak için tahvil satışlarını artıracağı öngörüsü, tahvil piyasalarında satış baskısını artırırken, ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi haftayı yaklaşık 21 baz puan artışla 3,6830’dan tamamladı.
Altının ons fiyatı, hafta içinde 1.952 dolarla nihayet 1,5 ayın en düşük düzeyini test ederken, haftayı evvelki kapanışının yüzde 1,6 altında 1.978 dolardan kapattı.
Üst üste dört hafta düşüş eğiliminde devinim eden Brent petrolün varil fiyatı, bu haftayı yükselişe geçerek evvelki kapanışının yüzde 2,3 üzerinde 75,7 dolardan tamamladı.
ABD’DE BÜYÜME DATALARINA ODAKLANILDI
ABD’de Pay piyasaları, ağır bilgi gündemi ve Fed üyelerinin kelamla yönlendirmelerinin olduğu haftada olumlu bir seyir izlerken, istikbal hafta ülkede açıklanacak büyüme bilgileri ve FOMC toplantı tutanakları yatırımcıların odağına yerleşti.
Analistler, ABD’de devam eden borç limiti krizine ait gelişmelerin yatırımcılarının odağında kalmaya devam edeceğini belirterek, ekonomik aktiviteye ait sinyallerin aranacağı makroekonomik dataların de Fed’in istikbal periyoda ait beklentilerin şekillenmesinde Kıymetli rol oynayacağını lisana getirdi.
Öte yandan dün CNN’de yer Meydan bir haberde ABD Hazine Bakanı Janet Yellen’ın bankaların üst yöneticilerine (CEO) daha Çok banka birleşmesinin Gerekli olabileceğini söylediği bildirildi.
Ayrıca, ABD ve Tayvan, ticaret teşebbüslerinin gümrük ile Hudut prosedürleri, düzenleyici uygulamalar ve Ufak işletmeleri kapsayan birinci etabı üzerinde mutabakata vardı.
ABD’de hafta içinde açıklanan makroekonomik datalar karışık sinyaller vermeyi sürdürdü. ülkede perakende satışlar, nisanda aylık bazda yüzde 0,4 yükselişle piyasa beklentilerinin altında kalırken, tıpkı devirde Sanayi üretimi aylık yüzde 0,5 ve Hane başlangıçları yüzde 2,2 artarak iddiaları aştı.
Söz konusu gelişmelerle geçen hafta New York borsasında S&P 500 yüzde 1,65, Dow Jones endeksi yüzde 0,38 ve Nasdaq endeksi yüzde 3,04 yükseldi.
22 Mayıs ile başlayan haftanın bilgi takviminde, salı günü imalat kesimi, hizmet, bileşik PMI ve yeni Hane satışları, çarşamba günü FOMC toplantı tutanakları, perşembe günü 1. çeyrek büyüme, cuma günü de şahsî tüketim harcamaları, Hariç ticaret istikrarı, sağlam mal siparişleri ve Michigan Tüketici itimat Endeksi bilgileri takip edilecek.
AVRUPA’DA GÖZLER PMI DATALARINA ÇEVRİLDİ
Avrupa borsalarında, bölgede enflasyonun açıklandığı haftada müspet bir seyir izlenirken, istikbal hafta bölge genelinde açıklanacak öncü PMI ve İngiltere’de enflasyon dataları yatırımcıların odağına yerleşti.
Analistler, İngiltere’de TÜFE’nin nisanda aylık yüzde 0,8 ve yıllık yüzde 8,3 artış göstermesinin beklendiğini bildirdi.
Geçen hafta açıklanan bilgilere nazaran, Euro bölgesinde Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), yüzde 7 artarak beklentiler doğrultusunda gerçekleşti.
Avrupa Merkez Bankası (ECB) üyeleri “şahin” yönlendirmelerine devam ederken, ECB üyesi Robert Holzmann, nema oranlarının yüzde 4’ü aşması gerektiğini Anlatım etti. Nakit piyasalarındaki fiyatlamalarda da ECB’nin istikbal Devre en az 50 baz puan daha nema artırmasına Kesin gözüyle bakılıyor.
Öte yandan, geçen hafta açıklanan bilgilere nazaran, Avro Bölgesi’nde Sanayi üretimi martta aylık yüzde 4,1 azalışla beklentilerin altında kalırken, Bölge iktisadı öncü bilgilere nazaran 1. çeyrekte yüzde 1,3 büyüdü.
Avro Bölgesi martta 25,6 milyar avro Hariç ticaret fazlası verirken, bölgede mayıs için ZEW Ekonomik itimat Endeksi eksi 9,4 ile öngörülerin altında kaldı.
Almanya’da da yatırımcı itimadı, enflasyon ve Nakit siyasetine yönelik belirsizliklerin akabinde resesyona yönelik tasaların artmasıyla mayısta eksi 10,7 ile beklentilerin altında gerçekleşti. Ülkede dün açıklanan bilgilere nazaran, Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) nisanda aylık yüzde 0,3 ve yıllık yüzde 4,1 artışla iddiaları aştı.
Öte yandan, hafta içinde 1,0760 ile nihayet 1,5 ayın en düşük düzeyini test eden avro/dolar paritesi, haftayı evvelki kapanışının yüzde 0,4 altında 1,0810 düzeyinden tamamladı.
Söz konusu gelişmelerle geçen hafta Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 1,04 ve İtalya’da MIB 30 endeksi yüzde 0,63 artarken, İngiltere’de FTSE 100 endeksi yatay seyirle evvelki kapanışının Çabucak üzerinde haftayı tamamladı.
Almanya’da DAX endeksi de 16.331,94 puanı test ederek rekorunu tazelerken, haftayı da yüzde 2,3 artışla 16.275,38 puandan tamamlayarak en kuvvetli haftalık kapanışını gerçekleştirdi.
Gelecek hafta pazartesi günü Avro Bölgesi’nde Tüketici itimat Endeksi, salı günü bölge genelinde öncü imalat bölümü, hizmet ve bileşik PMI ve Avro Bölgesi’nde cari süreçler istikrarı, çarşamba günü İngiltere’de enflasyon, perşembe günü Almanya’da birinci çeyrek büyüme ve cuma günü İngiltere’de perakende satış bilgileri takip edilecek.
ÇİN’İN FAİZ KARARI YATIRIMCILARIN ODAĞINDA
Asya borsalarında geçen hafta Hong Kong dış olumlu bir seyir öne çıkarken, Japon iktisadının birinci çeyrekte beklentilerden kuvvetli büyümesi Pay piyasalarında risk iştahını destekledi. istikbal hafta ise Çin Merkez Bankası’nın (PBoC) açıklayacağı nema kararı yatırımcıların odağına yerleşti.
Analistler, PBoC’nin ekonomiyi desteklemek için nema oranlarını düşürebileceği istikametindeki piyasa beklentilerinin günden güne güçlendiğini anımsatarak, Nakit piyasalarında bankanın en düşük kredi nema oranın da değişikliğe gitmeyeceğinin fiyatlandığını kaydetti.
Öte yandan, geçen hafta açıklanan datalara nazaran, Japon iktisadı, yılın birinci çeyreğinde yüzde 1,6 büyürken, Sanayi üretimi de martta aylık yüzde 1,1 artarak beklentileri aştı.
Ülkede, çekirdek enflasyon yıllık bazda yüzde 3,4 artarak Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) maksatlarının üzerinde gerçekleşirken, İhracat yüzde 2,6 artışla, İthalat ise yüzde 2,3 azalışla iddiaların altında kaldı.
Çin’de ekonomik aktiviteye yönelik kaygılar devam ederken, ülkede açıklanan datalara nazaran, Sanayi üretimi nisanda yıllık yüzde 5,6 ve perakende satışlar yüzde 18,4 artsa da öngörüleri karşılayamadı.
Söz konusu gelişmelerle haftalık bazda Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,34 ve Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 1,62 artarken, Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 0,90 değer kaybetti.
Japonya’da Nikkei 225 endeksi de 30.924,57 puanı test ederek rekorunu tazelerken, haftayı da yüzde 4,83 artışla 30.808,35 puandan tamamlayarak en kuvvetli haftalık kapanışını gerçekleştirdi.
22 Mayıs ile başlayan haftanın bilgi takviminde, pazartesi Çin’de nema kararı, salı Japonya’da imalat kesimi ve hizmet PMI, cuma Japonya’da Tokyo TÜFE dataları takip edilecek.
YURT İÇİNDE GÖZLER TCMB FAİZ KARARINA ÇEVRİLDİ
Yurt içinde geçen hafta BIST 100 endeksi, yüzde 6,13 değer kaybıyla 4.501,73 puandan kapanırken, istikbal hafta için gözler Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) siyaset faizi kararına çevrildi.
Geçen hafta Borsa İstanbul, şimdi halka arza Amade olmayan lakin ilerleyen devirde halka arz yapmak isteyen şirketlerin finansman muhtaçlığının karşılanması için “Girişim Sermayesi Pazarı” oluşturdu.
Sermaye Piyasası Konseyi (SPK) da, Sasa Polyester Sanayi AŞ ve Çemtaş Çelik Makina Sanayi ve Ticaret AŞ’nin bedelsiz kapital artırımını onayladı.
Geçen hafta Yurt içinde açıklanan TCMB Piyasa İştirakçileri Anketi’ne nazaran, Yıl sonu TÜFE’deki artış beklentisi yüzde 37,17 olurken, TCMB Finansal İstikrar Raporu’nda da, bankacılık kesiminin etkin kalitesi göstergelerinin güzelleşmeye devam ettiği bildirildi.
Dolar/TL, haftayı bir evvelki haftalık kapanışın yüzde 1,2 üzerinde 19,8123’ten tamamladı.
Analistler, BIST 100 endeksinde teknik açıdan 4.400 ve 4.300 düzeylerinin takviye, 4.700 ve 4.800 puanın ise direnç olarak öne çıkabileceğini söyledi.
Gelecek hafta Yurt içinde pazartesi günü Yurt Dışı ÜFE, Ziraî Girdi Fiyat Endeksi ve Tüketici itimat Endeksi, salı günü Finansal Hizmetler itimat Endeksi, çarşamba günü kapasite kullanım oranı, perşembe günü TCMB nema kararı ve cuma günü de turizm istatistikleri dataları takip edilecek.
Öte yandan, AA Finans’ın anketine katılan ekonomistler, TCMB’nin istikbal haftaki toplantısında siyaset faizini sabit bırakmasını bekliyor.
Yorum Yok