Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yusuf Demir, “Ortalamanın altında seyreden yağışlar ve üzerindeki sıcaklıklar ‘El Nino’ tesiriyle daha da uç kıymetlere ulaşacağı öngörülüyor. Bu nedenle 2023 yılı Özellikle tarım ve su kaynakları açısından Önemli sorunlar yaratabilir” dedi.
Yağış
Doğu Karadeniz’de global ısınma kaynaklı yağış rejimindeki değişkenlik, toprak hareketlerine yol açıyor, Birden ve lokal yağışlar da sel ve heyelan tehlikesini beraberinde getiriyor. yerbilimi Mühendisi Prof. Dr. Hakan Ersoy, “Kuraklık Fazla Çok olduğu için çok yağışların erkenden olabileceğini ön görüyoruz. En Aka endişemiz kuraklığın peşine Özellikle baharın akabinde mayıs ve haziranda şiddetli yağışlar bekliyoruz. Bu manada ilgililerin de Özellikle Önlem alması gerekiyor” dedi.
Güneydoğu’da mart ayında düşen yağış, hububat ve yem bitkisi üreticisinin yüksek rekolte umudunu artırdı. Diyarbakır, Mardin ve Batman’da, mart ayında tesirli olan yağış çiftçinin kuraklık telaşını giderdi. Üreticiler rekoltenin artması için nisan ayında da yağış bekliyor.
Edirne’de geçtiğimiz günlerde tesirli olan yağışların akabinde toprağın Müsait duruma gelmesiyle Birlikte hazırlıklarını tamamlayan çiftçiler, ayçiçeği tohumlarını toprağa ekmeye başladılar.
Eskişehir’de havaların kurak geçmesinden Olumsuz istikamette etkilenen pazarcılar nisan yağmurlarını bekliyor. Pazarcı Erol Taş, “Ne kadar Fazla yağış olursa o kadar Fazla eser çıkar, o kadar Fazla fiyatlar düşer ve vatandaşta o kadar Fazla alışveriş yapar. Su candır, rahmettir, o olmazsa hiçbir şey olmaz” dedi.
Prof. Dr. Levent Kurnaz, sel baskını nedeniyle oluşan afetlerin iklim değişikliği kaynaklı olduğunu belirtti. Kurnaz, “İklim krizi, tabiatta yaşadığımız her türlü iklim olayını daha şiddetli daha uzun süren ve daha geniş alanlarda görülen hale getirir. Sel felaketlerinin hepsi devam edecek ve daha da şiddetlenecek. Bu gördüklerimiz daha Fazla azı. Her yer tehlikeli. Sel 10 senede bir oluyorsa artık 3 senede bir olacak” dedi.
Global ısınma kaynaklı yağışların düzensizleştiği Karadeniz Bölgesi’nde, meteorolojik aktüel kuraklık haritasında risk arttı. nihayet 6 ayda birçok kent, ‘şiddetli kuraklık’tan ‘çok şiddetli kuraklık’ seviyesine geçti. Prof. Dr. Turgay Dindaroğlu, “Yağışlar artsa da bitki ve toprak talep ettiği vakitte suyla buluşamıyor. Bu durum, bölge bitkisel üretimin kalitesinde Fazla Önemli düşüşler meydana getirecek” dedi.
Meteoroloji genel Müdürlüğü tarafından yayımlanan ve Sakarya ilinin içinde olduğu kuraklık durumunun tarım alanlarına tesiri hakkında konuşan Ziraat Fakültesi Dekanı Taki Demir, “Yağış rejiminin değişmesi ister istemez randımanın düşmesine yol açacaktır. Şayet hakikat çeşitlerle üretim yaparsanız Problem Aka oranda azalabilir. Sakarya özelinde bakıldığı Vakit kaygıya gerek olmadığı kanaatindeyim” dedi.
İklim değişikliği tesirinin nihayet yıllarda daha Çok hissedilmeye başlandığı Türkiye’de, 1 Ekim 2022- 31 Ocak 2023 devrini kapsayan 2023 su yılı yağışları, 1991-2020 yılları ortalamasına nazaran yüzde 42, geçen yıla nazaran ise yüzde 41 altında gerçekleşti. Prof. Dr. Derya Eşen, “Bu Yıl nihayet 63 yılın en kurak devrini yaşandığını görüyoruz. 3-5 Yıl içinde spor karşılaşmaları haricinde yüzme havuzlarının, süs havuzlarının yasaklanabileceğini” dedi.
İstanbul’da beklenen yağışların gerçekleşmemesi, yaz aylarında susuzluk yaşanacağı tasasına neden oldu. Boğaziçi Üniversitesi İklim Siyasetleri Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent Kurnaz, “Eğer bu türlü devam ederse İstanbul’un Fazla Aka bir su sorunu olacak. Bu sene yaz mevsimi de geçtiğimiz 3 seneye nazaran daha sıcak geçecek. Bu geçtiğimiz günlerde yaşadığımız sıcaklık artışlarıyla da ilgili değil, iklim değişikliği diyoruz” dedi.