Beslenme ve Diyet Kısmı Diyetisyen Gülçin Gazioğlu, zelzele bölgesinde beslenmeye ait birçok sorunun yaşandığını söyledi.
Gazioğlu, bu doğrultuda besine ulaşım zahmeti ve hijyen sıkıntılarının pek Fazla hastalığı tetikleyebileceğini Anlatım ederek, şöyle konuştu:
- “Soğuk hava kuralları da yetersiz beslenme ile birleşince bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden oluyor. Düşen bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi gerekiyor. Günde en az 3 öğün planlanmalıdır, kalsiyumun desteklenmesi ismine en az iki öğünde kesinlikle süt yahut yoğurt olmalı, her gün bir yumurta ya da protein içeren bir besin kesinlikle menüde yer almalıdır. Günde 5-6 dilim ekmek tüketimi önerilmektedir.
- Düşen bağışıklık sistemlerini güçlendirmek için kesinlikle c vitamini, omega-3, A vitamini, probiyotik, çinko, selenyum ve demirden Varlıklı besinlere günlük Yemek menülerinde yer verilmelidir. Bunlar genel olarak turunçgiller, maydanoz, ıspanak, havuç, Kırmızı biber, balık, kabak çekirdeği, sarımsak ve zencefildir. Çocuklara kahvaltıda çay tükettirilmemeli onun yerine mandalina portakal dilimleri verilmelidir. Şeker tüketimi kısıtlanmalıdır şekeri Çok tüketen çocuklar enerjiyi şekerden aldıkları için tokluk hissi yaşarlar ve değerli besin ögelerini alacakları asıl öğünleri tüketmeyi reddedebilirler.”
‘DEPREM BÖLGELERİNE ÇARÇABUK TÜKETEBİLECEK BESİNLERE ÖNCELİK TANINMALI’
Diyetisyen Gazioğlu, zelzele bölgelerine gönderilen yardım kolilerinde soğuk kış kaidelerinin ve zorlaşan Ömür şartlarının gövde direncini düşürebileceği belirterek, zelzele bölgesinde çarçabuk tüketebilecek besinlere öncelik tanınması gerektiğini kaydetti.
Gazioğlu, şunları söyledi:
“Yardım kolilerinin ne kadar müddette depremzedelere ulaşacağını bilemediğimizden kesinlikle uzun mühlet araç içinde dayanabilecek besinlere yer verilmeli, ayrıyeten pişirme imkanları olmayan şahısları de düşünecek olursak salça yağ makarna yerine tatlı tuzlu bisküvi, konserve besinler yahut tıpkı teknikle paketlenmiş Amade pişmiş Yemek paketleri, kuruyemiş, kuru meyve, protein barları, meyve suları, tahin helvası tercih edilmeli. Depremzede kamp alanlarına gönderilen koliler için buzdolabı ve ocak imkânı olduğunu düşünürsek; salça, sıvıyağ, çorbalar, peynir, zeytin, yoğurt, çay, kuru baklagil ve bütün tahıllar tercih edilebilir. Ekmek ve yumurtanın ise kamp alanlarına sevkiyatı hakikat formda yapılmalı günlük beslenme planlarında yumurtaya kesinlikle yer verilmelidir.”
‘EL HİJYENİNE KIYMET VERİLMELİDİR’
Deprem bölgesinde Besin hijyeninin de Değerli bir bahis olduğunu vurgulayan Gazioğlu, şöyle konuştu:
- “Afet sebebi ile besinler toz toprak ile sinek böcek ile temas etmek zorunda kalabilir, bu halde böcek ya da sinek tespit edilen besinlerin öbür pak besinlere ulaşmadan Çabucak imha edilmesi Ehemmiyet arz etmektedir. Çiğ zerzevat ve meyve tüketilecek ise pak ve hijyenik su ile yıkandığından emin olunmalıdır. bütün Yemek tüketimlerinden Evvel el hijyenine Ehemmiyet verilmelidir. mümkün salgın durumlarından korunabilmek için toplu Yemek üretilen alanlarda Yemek hazırlayan şahısların hijyenine Fazla Ehemmiyet vermesi gereklidir.
- Ancak dikkat edilmesi gereken Değerli bir nokta bulunuyor. Hijyen hedefli ambalajlı ve konserve besinleri uzun müddet kullanmak Önemli sıhhat meselelerine yol açabiliyor. Konserve besin tüketmek uzun vadeli tercih edilmemelidir. Müsait koşullar sağlandığında mevsiminde zerzevat ve meyve tüketimi sıhhat için daha Müsait olacaktır. Ambalajlı besinler da konserve besinlerde çok tuz ve gözetici içerdiklerinden hem böbreklere Çok yük bindirmekte hem de çok tüketildiklerinde kilo artışına ve öbür sıhhat sorunlarına yol açmaktadır.”
‘DEPREMZEDE ÇOCUKLARIN BESLENMESİNE DAHA çok DEĞER VERİLMELİ’
Gazioğlu, zelzele bölgesinde Fazla sayıda çocuğun bulunduğunu da hatırlatarak, şunları kaydetti:
- “Çocukların güç gereksinimleri yaşa nazaran değişmekte ve sağlıklı gelişimlerinin bozulmaması için beslenme sistemlerinin Değerli olması gerekir. Depremzede çocukların beslenmesine daha Fazla Ehemmiyet verilmelidir. Bilhassa beslenme bozukluğu ve iştah azalması Laf konusu ise büyüme gelişme geriliğine yol açan malnütrisyon durumları değerlendirilmeli. Yaşlarına Müsait istikrarlı ve kâfi beslenme planları sağlanmalı.
- Okul öncesi çağı çocukların günde ortalama 1300-1600 kalori, Okul devri çocukların 6-12 ıslak ortası günde 1500-1800 kalori, adölesan devri çocukların 12-18 ıslak ortası günde 2000-2400 kalori alıyor olması gerekmektedir. zelzele bölgesi için Ehemmiyet arz eden hususların başında Besin hijyeni de geliyor. Besinde hijyen konusuna dikkat edilmezse pek Fazla salgın hastalık tetiklenebilmekte. Bilhassa çiğ tüketilen zerzevat, meyve üzere besinlerde hijyen konusu ekstra Ehemmiyet taşıyor. Salgın hastalıklar görülmeye başlayabilir. Kusma, ishal, alt ve üst teneffüs yolu hastalıkları ortaya çıkabilir.
- Kişiler sık sık Denetim edilmelidir zira gövde susuz kalır ise dehidrasyon gelişir, mevcutta ayrım edilmeyen ancak bedende Mevcut olan bir enfeksiyon giderek artabilir bu üzere durumlarda şahıslar kesinlikle en yakın hastaneye yönlendirilmelidir. Su tüketimi asla atlanmaması gereken Fazla Kıymetli bir mevzudur. İshal ve kusma durumlarında sıvı tüketiminin artırmak gerekmektedir. İkinci en Kıymetli husus ise el ve ağız hijyenidir. Su ve sabuna ulaşım her Yemek öncesi ve sonrası sağlanmalıdır.”
Yorum Yok